
Türkiye’nin bereketli topraklarında zeytin ağacı, sadece bir tarım ürünü değil; bir kültür, bir yaşam biçimi. Ege’nin iki güçlü temsilcisi Ayvalık ve Akhisar, yıllardır “zeytinin başkenti” unvanı için sessiz bir rekabet içinde. Biri deniz rüzgârlarının şekillendirdiği yamaçlarda kaliteyle öne çıkıyor, diğeri ovada verimlilikle. Peki, zeytinin gerçek başkenti kim? Bu sorunun yanıtı sadece tonlarla değil, gelenekle, toprakla ve markalaşmayla ölçülüyor.
Ayvalık: Rüzgârın, Taşın ve Zeytinin Uyumu
Balıkesir’in gözbebeği Ayvalık, zeytinyağının kokusuyla anılan bir şehir. Yüzyıllardır süren üretim geleneği, ilçeyi Türkiye’nin en tanınan zeytinyağı markalarından biri haline getirdi. Ayvalık zeytinyağının karakteri, düşük asit oranı, meyvemsi aroması ve altın sarısı rengiyle tanınıyor.
Bu fark, coğrafyadan geliyor. Kuzey Ege’nin serin rüzgârları ve kireç taşı açısından zengin topraklar, zeytin ağacının hem verimini hem aromasını etkiliyor. Ayvalık’ta yetişen zeytinler genellikle Edremit tipi, yani ince kabuklu ve yüksek yağ oranına sahip türlerden oluşuyor. Bu da Ayvalık yağının uluslararası yarışmalarda defalarca ödül almasını sağladı.
Ayvalıklı üretici Selma Erden, zeytinin sadece ekonomik değil, duygusal bir değer taşıdığını vurguluyor:
“Burada her ailede en az bir zeytinlik vardır. Zeytin bizde miras değil, kimliktir.”
Ayvalık, zeytinyağını sadece üretmekle kalmıyor, aynı zamanda bir yaşam kültürü haline getiriyor. Her yıl düzenlenen “Ayvalık Uluslararası Zeytin Hasat Günleri”, hem turizmi canlandırıyor hem de üreticiyle tüketiciyi buluşturuyor. Bu yönüyle Ayvalık, kalite kadar kültürel sürdürülebilirliğin de merkezi konumunda.
Akhisar: Endüstriyel Gücün ve Verimliliğin Başkenti
Manisa’nın üretim devi Akhisar, zeytin dendiğinde akla gelen ilk ilçelerden biri. Türkiye’deki sofralık zeytin üretiminin neredeyse üçte birini tek başına karşılıyor. Bu oran, Akhisar’ı hem iç hem dış pazarda güçlü bir oyuncu haline getiriyor.
Akhisar’ın farkı, üretim ölçeğinde gizli. Binlerce dönüm zeytinlikte modern sulama sistemleri ve mekanik hasat yöntemleri kullanılıyor. İlçede Domat, Uslu ve Gemlik türleri öne çıkıyor. Bu çeşitlilik, Akhisar’a hem sofralık hem yağlık üretimde geniş bir yelpaze kazandırıyor.
Akhisar Ticaret Borsası verilerine göre, ilçede yılda 150 bin tona yakın zeytin işleniyor. Bu rakam, Ayvalık’ın yaklaşık üç katı. Ancak üretim fazlalığı, kaliteyi gölgede bırakmıyor. Akhisar’da son yıllarda kurulan modern tesisler sayesinde soğuk sıkım zeytinyağı üretimi artış gösterdi.
Akhisarlı üretici Mustafa Karaca, sektördeki dönüşümü şöyle özetliyor:
“Eskiden sadece sofralık zeytine odaklanırdık. Şimdi dünya markası olma hedefiyle kaliteyi de merkeze aldık.”
Bu anlayış, ilçeyi sadece tarımsal değil, endüstriyel bir merkez haline getirdi. Zeytin ve zeytinyağı ihracatında Akhisar, Türkiye genelinde ilk üçte yer alıyor.
Kalite mi, Miktar mı? Zeytinin İki Yüzü
Ayvalık ve Akhisar, zeytinciliğe iki farklı gözle bakıyor. Ayvalık’ta zeytin, sabır ve ustalıkla toplanan bir sanat ürünü gibi. Akhisar’da ise verimlilik ve teknolojiyle beslenen bir sanayi kolu.
Ayvalık’ın zeytinyağı, coğrafi işaretli ürün olarak tescil edildi ve bu durum bölgenin markalaşma gücünü artırdı. Akhisar zeytini ise sofralık kategoride uluslararası pazar payını büyütmeye devam ediyor.
Uzmanlar, bu rekabetin Türkiye’ye kazandırdığı değeri şöyle yorumluyor:
“Ayvalık kaliteyi, Akhisar üretimi temsil ediyor. İkisi birlikte Türkiye’yi dünya zeytin ligine taşıyor.”
İklim Değişikliği ve Geleceğin Zeytin Haritası
Her iki bölge de iklim değişikliğinden doğrudan etkileniyor. Ayvalık’ta sıcaklık artışı erken olgunlaşmaya neden olurken, Akhisar’da kuraklık verimi düşürüyor. Bu nedenle üreticiler, sürdürülebilir sulama sistemleri ve kuraklığa dayanıklı çeşitler üzerine yoğunlaşıyor.
Ayvalık’ta organik tarım oranı her yıl artarken, Akhisar’da kooperatifleşme sayesinde verimliliğin korunması hedefleniyor. Bu dönüşüm, sadece ekonomik değil, çevresel bir zorunluluk olarak görülüyor.
Tüm olumsuzluklara rağmen, geleceğe dair umutlarını koruyan üreticiler:
“Zeytin bin yıl yaşar. Biz doğru yöntemlerle toprağı korursak, bu rekabet asla zarar vermez. Aksine, ülke kazanır.”
Aynı Ağaçtan İki Başkent
- Ayvalık ve Akhisar, aynı ağacın iki farklı dalı.
Ayvalık kaliteyle, Akhisar verimle öne çıkıyor.
Biri butik üretimin zarafetini taşırken, diğeri sanayinin dinamizmini yansıtıyor.
Zeytinin başkenti sorusunun tek bir cevabı yok. Çünkü Türkiye’nin zeytinyağı haritasında her iki bölge de kendi hikayesini yazıyor. Ayvalık’ın taş duvarlı atölyelerinde sıkılan zeytinyağı ile Akhisar’ın modern tesislerinden çıkan şişeler aynı şeyi söylüyor: Bu topraklarda zeytin sadece bir ürün değil, bir yaşam kültürü.