Yayınlanma Tarihi :

Öğrenci Dirseği  

Öğrenci Dirseği   

Öğrenci dirseği hastalığı, tıbbi literatürde “olekranon bursiti” olarak bilinen bir durumdur. Dirseğin arkasında bulunan olekranon bursası adı verilen sıvı dolu kesecikte iltihaplanma meydana gelmesi sonucu gelişir. Bursa, eklemlerin üzerinde yer alan ve kemik ile yumuşak doku arasında yastık görevi gören ince bir kesedir. Normalde ince bir tabaka olan bu yapı, iltihaplandığında şişerek ağrıya ve hareket kısıtlılığına neden olabilir. “Öğrenci dirseği” terimi, uzun süre dirseklerini sert yüzeylere dayayarak çalışan kişilerde sık görülmesi nedeniyle bu ismi almıştır. Özellikle öğrencilerde, masa başında uzun süre dirseklerin dayalı kalması bu duruma yol açabilir.

Olekranon bursiti, travma, sürekli baskı, enfeksiyon veya romatoid artrit gibi inflamatuar hastalıklar nedeniyle gelişebilir. Travma, dirseğe alınan ani bir darbe ile bursa içinde kanama ve iltihaba neden olabilir. Ancak daha yaygın neden, dirseğin uzun süre aynı pozisyonda sabit kalması veya sürekli bir basınca maruz kalmasıdır. Bu, bursanın tahriş olmasına ve zamanla iltihaplanmasına yol açar. Bakteriyel enfeksiyonlar da bursitin sebebi olabilir. Ciltteki bir kesik veya çizikten giren bakteriler, bursa içine yayılıp enfeksiyona neden olabilir. Enfeksiyöz bursit acil tedavi gerektirebilir, aksi takdirde ciddi komplikasyonlara yol açabilir.

Öğrenci dirseği hastalığının belirtileri arasında dirsek arkasında şişlik, ağrı, kızarıklık ve ısı artışı bulunur. Şişlik genellikle ilk fark edilen belirtidir ve dirsek bölgesinde yuvarlak bir çıkıntı şeklinde görülür. Şişlik, zamanla ağrıya ve hareket kısıtlılığına yol açabilir. Enfeksiyon durumunda, şişlik daha belirgin hale gelir ve dirsek bölgesinde sıcaklık artışı ile birlikte kızarıklık görülür. Bazı vakalarda, hastalar dirseklerini tam olarak bükmekte veya düzleştirmekte zorluk yaşayabilir.

Tanı koymak için genellikle fizik muayene yeterlidir. Doktor, dirsekteki şişliği ve ağrıyı değerlendirir. Ancak, enfeksiyondan şüpheleniliyorsa, bursa sıvısından örnek alınarak laboratuvar incelemesi yapılabilir. Ayrıca, röntgen gibi görüntüleme yöntemleri ile kemik veya eklemde başka bir sorun olup olmadığı kontrol edilebilir.

Tedavi, bursitin nedenine ve şiddetine bağlı olarak değişir. Hafif vakalarda, dirseğin dinlendirilmesi ve üzerine fazla baskı uygulanmaması genellikle yeterlidir. Buz uygulamaları, şişliği ve iltihabı azaltmaya yardımcı olabilir. Nonsteroid antiinflamatuar ilaçlar (NSAID’ler) ağrıyı ve iltihabı hafifletmek için kullanılır. Eğer bursit enfeksiyon kaynaklı ise, antibiyotik tedavisi gerekebilir. Enfekte olmuş bursa, ciddi vakalarda drenaj gerektirebilir. Bu işlemde, bursa içindeki iltihaplı sıvı bir iğne yardımıyla boşaltılır.

Kronik bursit vakalarında, şişlik sürekli hale gelebilir ve konservatif tedavi yöntemlerine yanıt vermeyebilir. Bu durumda, cerrahi müdahale ile bursanın tamamen çıkarılması gerekebilir. Cerrahi müdahale, genellikle diğer tedavi yöntemlerinin başarısız olduğu ve hastanın yaşam kalitesini etkileyen ciddi vakalar için düşünülür.

Öğrenci dirseği hastalığının önlenmesi için alınabilecek bazı önlemler vardır. Özellikle masa başında uzun süre çalışırken dirseklerin sert yüzeylere dayanmaması önemlidir. Dirseklere destek sağlayan yumuşak yüzeyler kullanmak, bursanın tahriş olmasını engelleyebilir. Ayrıca, dirseklerin sürekli aynı pozisyonda kalmasını önlemek için düzenli aralıklarla pozisyon değiştirmek de önemlidir. Sporcularda veya manuel iş yapan kişilerde dirsek koruyucuları kullanmak, bu bölgeyi darbelere karşı koruyarak bursit riskini azaltabilir. Zaman zaman fizik tedavi ve rehabilitasyon metotları  da uygulanabilir.

Sonuç olarak, öğrenci dirseği hastalığı genellikle dirseğin sürekli olarak baskıya maruz kalmasından kaynaklanan, tedavi edilebilir bir durumdur. Erken tanı ve doğru tedavi ile semptomlar büyük ölçüde hafifletilebilir ve komplikasyonlar önlenebilir. Günlük alışkanlıklarda yapılacak küçük değişikliklerle bu durumun tekrarlama riski azaltılabilir.

Kaynak : Özden Certel

YORUM YAP