
Sezon başladı!
İlk müsabakamızı sınır komşumuz Bursa’nın takımı Bursa Yıldırımspor’la oynadık.
İlk yarı rakibin attığı golle sona erdi. İkinci yarının uzatma dakikalarında penaltıyla yakaladığımız beraberlik golüne sevindik derken santra vuruşunun akabinde gelişen atağı savuşturamadık, rakip köşe atışından golünü attı, onlar sevindi, biz sahadan boynu bükük ayrıldık.
Evet sezon başladı ama sezon Balıkesirspor cephesinde hiçte iyi başlamadı. İyi başlamasını beklemek zaten karşılığı pek olmayan bir hayaldi, gerçekleşmedi.
İlk müsabakadan belli oldu bu sezon her yıldan daha da zor geçecek. Profesyonel liglerimizin en alt kademesinde her şart gerçekten ürkütücü, korkutucu. Müsabaka yayını yok, hakemler acemi, tecrübesiz (müsabaka da rakip 4, takımımız 6 sarı kart gördü), korkak, gözlemciler eyyamcı, temsilciler elinde telefonla ceza yazılacak rapor peşinde, kayırmacılık desen anlatılmaz seviyede. Ciddi destek görenler olduğu gibi Balıkesirspor ve benzeri birçok takım kendi yağıyla kavrulmaya, takım olmaya, müsabaka kazanmaya çalışıyor ki gerçekten çok zor.
Un, şeker olsa da su, ateş yakacak ocak yok. Su, şeker varsa da elde un, ateş yakacak ocak yok, hepsi tam olsa bile helvayı yapacak usta yok. Hepsi var olsa da ortaya çıkan helvayı yiyecek insan yok. O kadar çok olumsuzluk var ki anlatmakla bitmez.
Balıkesirspor cephesinde ise o kadar çok yokluk var ki ne diyeyim ne yazayım bilemiyorum.
1. Lig’den itibaren bizi yiyip, bitiren transfer yasağı nedeniyle, seri bir şekilde bir alt lige düşen, istemeseler de sayısı yüzü geçen müsabakayı kaybederek, kaybetmeyi alışkanlık haline getiren, moral, motivasyonu kaybolmuş, maddi, manevi emeğinin karşılığını bir türlü alamayan tecrübesiz bir futbolcu topluluğuna sahibiz ki en büyük handikabımız da bu zaten.
Transfer açmazı nedeniyle bu futbolcularla yolumuza devam edeceğiz. Bazı gençlerimiz biz olduk zannıyla maalesef kendilerini Kaf dağının zirvesinde görüyor. O kadar çok Abdurrahman Çelebimiz var ki kırk fırın değil yüz fırın ekmek yemesi gerekiyor vesselam.
Şu anda en masum olan, bütün zorluğa, kadro eksikliğine rağmen bir şeyler üretmeye çalışan teknik ekiptir. Yönetim maalesef sütten çıkmış ak kaşık değil, evet birçok sorunu aşmış olsalar da en büyük krizi transfer yasağını bir türlü aşamamış olmaları gerçekten çok üzücü.
Elimizde ki tecrübesiz kadroyla yola devam edeceğiz diyelim müsabaka kazanır mıyız?
Elbette ki kazanırız, geçtiğimiz sezonlar da kazanamayız dediğimiz müsabakaları kazandık, kaybetmememiz gereken kendi ayarımızda olan takımlara karşıda müsabakaları kaybettik.
Diyelim ki Şehir dinamikleri, şehir yöneticileri son demde yine Balıkesirspor’umuza uzak durdu, gözlerini kapattı, görmezden geldi, ben ille de paramı isterim, batarsa batsın inadına devam eden futbolcu ve eski başkan yüzünden transfer yasağı kalkmadı. Geçtiğimiz sezonlarda ki aynı senaryo devam eder, paraşütsüz amatör lige merhaba deriz.
Yaz transfer döneminin son günü 15 Eylül’e kadar bu transfer yasağı sorununu çözdünüz, çözdünüz! Çözemediniz mi? haydi geçmiş olsun. Daha önce de yazdım siyaseten Balıkesirspor’umuzu kullananlar ortada ki bu başarısızlık direk sizi yakar. Kişisel ya da siyasal çekişmelerin ortasında kalan Balıkesirspor zarar gördüğü kadar sizde zarar görürsünüz, keser döner sap döner gün gelir hesap döner, takdir sizlerin.

