
Cumartesi günü öğleden sonra sağanak yağış altında basın tribününde yerimizi aldık. Ligimizin lideri Kocaelispor’la oynayacağız takım kadrolarına baktık kalite açısından arada epey bir fark var, rakibin yedeklerini al başka bir takıma koy direk oynar durumda yani.
Bizim kadromuz malumunuz ahı gitmiş vahı kalmış bu lige düşerken kadroda olan ve anlaşmak zorunda kalınanlarla tam olgunlaşması için daha çok fırın ekmek yemesi gereken gençlerden kurulu ekibimiz. Hiçbir katkı vermediği halde takımın başında tutulmakta ısrar edilen Uğur hocayla yolların ayrılmasından sonra can simidi olarak sportif direktör olarak görev yapan Can hocanın ve ekibinin göreve başlaması ne yazık ki çözüm üretemedi diyeyim.
Hemen çözüm üretmesini zaten beklemek hayalden öte ve dünyanın en kral hocasını getirsek bile bu futbolcularla hiçbir şey olmaz, başarı elde edilemez. Gazetemizden İrfan Hocamla maç başlayınca kısa bir analiz yaptık bu esnada İrfan Hocam Kocaelispor kalecisi Gökhan’ı bu gün yere yatırabilir, formasını çamur edebilir miyiz acaba diye sordu, kolay kolay olmaz dedim ama futbol bu işte orta sahadan rakip kaleye gönderdiğimiz yüksek bir topu tutmakta tereddüt yaşayınca, yerden seken topa vurayım derken dizi dönerek yere yıkıldı ve kalkamadı, defans oyuncusu ceza sahası dışına can havliyle gönderdiği top Emirhan Çakır’ın önüne geldi, bomboş pozisyonda vurdu golümüzü attı.
Golden sonra ki süreçte rakip şöyle 10 dakika kadar şaşkınlık yaşadı sonra üzerimize epey bir baskı kurmaya başladı ki ilk yarının sonunda beraberlik golünü ağlarımızda gördük. Gol yemeden devre arasına gitsek belki ikinci yarıda bu kadar farklı mağlubiyet almayabilirdik.
İkinci yarıda defans oyuncumuz Birol Parlak kırmızı kart görmek için resmen kaşındı denir ya o misal peş peşe gördüğü sarı kartlarla takımı 10 kişi bıraktığı gibi gardımızı tamamen düşürdü. Sonrası oyun kurgusu, dengesi kalmadı, rakibimiz dalga, dalga gelerek golleri ağlarımıza bıraktı 3 puanı aldı, şampiyonluk mücadelesinde yoluna devam etti, gitti.
Maç skoru rakip lehine 6-1’e gelince 2011-2012 Sezonu’nda 2. Lig Beyaz Grup’ta sahamızda Kocaelispor’la karşılaşmış maçı 7-1’lik skorla kazandığımız aklıma geldi, tarih bu sefer tersinden bize karşı tekerrür etti. Onlar şampiyonluk yolunda biz de küme düşmeme derdinde.
Maçın belirli bir bölümüne kadar hakemler kapasiteleri oranında idare ettiler, bir noktadan sonra verdikleri, vermedikleri, yanlış verdikleri kararla futbolun, futbolcuların önüne geçtiler. İlk defa mı oluyor hayır, son mu olacak ona da rahatlıkla hayır diyebilirim, bu kısır döngü devam eder durur. Ayrıca yaşanan hakem hataları başta bütün kulüp yönetimlerinin işine gelmekte, perdenin bir arkasına saklanmalarına yardımcı oldukları için üzüleceklerine, sevinenler bile vardır diyelim.
Ha bu arada bu ligler niye oynanıyor bilen varsa söylesin, deprem felaketi nedeniyle ligden çekilen takımların hakları baki sayılarak seneye devam etmek üzere kabul gördüler. İyi güzel, kabul, itirazımız yok ama gurubumuzdan kaç takım düşecek? Düşme olmayacak mı? Alt liglerden kaç takım çıkacak, BAL’da tamamen kapatılan gruplar var. Vesselam karman çorman bir durum, ortada ucu kaçmış kocaman bir ip yumağı var. Her şey seçime endekslenmiş durumda, federasyon başkanı milletvekili adayı olma derdinde, anlaşma yapılan yayıncı kuruluşlar müşteri, kazanılacak para, yolunacak müşteri derdinde, borç batağında, menajer kıskacında kıvranan kulüpler nasıl çıkarız bu beter durumdan düşüncesinde.
Ne mi? Olacak bekleyip göreceğiz. Bana çokça sordukları ve cevabını bilmediğim için Balıkesirspor yönetimine sadece bir sorum olacak; transfer yasağını kaldırmak için kurulan komisyon neden çözüm üretemedi? Nerde kim veya kimlerle sorun yaşandı? Ne kadar yol alındı ya da alınmadı? Ne oldu bitti? Ben de dahil bir avuç kalmış Balıkesirspor sevdalısı insanlar özellikle bu konuda aydınlanmak istiyoruz ve açıklama bekliyoruz.

