
Ergonomi, insanın anatomik, fizyolojik ve psikolojik özelliklerini göz önünde bulundurarak iş, çevre ve yaşam koşullarının ona uygun şekilde düzenlenmesini sağlayan bilim dalıdır. Fizik tedavi ve rehabilitasyon alanında ise ergonomi, bireyin yaşam kalitesini artırmak, yaralanmaları önlemek ve mevcut sağlık sorunlarının ilerlemesini engellemek açısından büyük önem taşır.
Fizik tedaviye başvuran bireylerin büyük bir kısmı kas-iskelet sistemi sorunları yaşamaktadır. Bel ve boyun ağrıları, omuz sıkışma sendromu, karpal tünel sendromu, diz problemleri veya postür bozuklukları çoğunlukla yanlış duruş, uygunsuz çalışma koşulları ya da tekrarlayıcı hareketlerden kaynaklanır. Bu noktada ergonomi, hastalığın temel nedenlerini ortadan kaldırmaya ve tedavi sürecini desteklemeye yardımcı olur.
Ergonomik düzenlemeler sayesinde:
* Günlük yaşam aktiviteleri daha sağlıklı hale gelir,
* Ağrı şikâyetleri azalır,
* İş kazaları ve mesleki zorlanmalar önlenir,
* Tedavi sonrası nüks (tekrar etme) riski düşer.
Fizyoterapistler, hastaların yaşam ve çalışma koşullarını değerlendirerek uygun ergonomik önerilerde bulunur. Bu öneriler kişiye özel olup tedavi planının bir parçasını oluşturur. Başlıca ergonomik yaklaşımlar şunlardır:
- Postür Eğitimi: Doğru duruş ve oturma alışkanlıklarının kazandırılması ergonominin temelini oluşturur. Özellikle masa başında çalışan bireylere, bilgisayar ekranının göz hizasında olması, sandalyenin bel desteği sağlaması ve ayakların yere tam temas etmesi önerilir. ÇOCUKLARIMIZA DİKKAT ETMELİYİZ.
- Çalışma Alanı Düzenlemesi: İş ortamındaki masa, sandalye, bilgisayar ve ekipmanlar kişinin boyuna, kilosuna ve kullanım şekline uygun ayarlanmalıdır. Ağır kaldırma işlerinde ise yükün vücuda yakın taşınması ve bel yerine dizlerden güç alınması öğretilir.
- Günlük Yaşamda Ergonomi: Sadece iş hayatı değil, ev işleri, spor aktiviteleri ve uyku pozisyonları da ergonomi açısından düzenlenmelidir. Örneğin yatak ve yastık seçimi omurga sağlığı için oldukça önemlidir.
- Egzersiz ve Koruyucu Yaklaşımlar: Ergonomik düzenlemelerle birlikte kas kuvvetini ve esnekliğini artırıcı egzersizler, tedavinin kalıcı olmasını sağlar. Düzenli egzersiz, doğru ergonomiyle birleştiğinde yaşam kalitesini önemli ölçüde yükseltir.
Fizik tedavide ergonomi, sadece semptomları azaltmaya değil, aynı zamanda hastalığın tekrarını önlemeye yönelik bütüncül bir yaklaşımdır. Fizyoterapistler, bireylerin yaşam tarzını ve çalışma koşullarını değerlendirerek ergonomik öneriler sunar, egzersiz programları ile destekler. Bu sayede hasta, yalnızca tedavi sürecinde değil, sonrasında da sağlıklı bir yaşam sürdürebilir. Önemli ama atlanan bir konu…