Ümraniye deplasmanında Muhammed Enes Durmuş ve Mahatma Otoo’nun golleri ve kaptan Atilla Özmen’in kurtarışlarıyla üç puan çıkarmayı başaran Balıkesirspor, Milli maçlar nedeniyle lige verilen araya moralli girdi.
Maçın başında sahaya çıkan 11’e baktığımız zaman kazanılması imkansız görünen bir maç nasıl kazanıldı?
Sadece maçın başında değil, maç sonu istatistiklerine baktığınızda da aynı soruyu sorarsınız. Topa yüzde 38 sahip olmuşsunuz. Doksan dakikada 328 pas denemesi yapıp, 227’sinde doğru adresi bulmuşsunuz. Ümraniyespor kalesini bulan üç toptan ikisi gol olmuş.
Bir taraftan maçı izleyip, diğer taraftan maç haberini yazmaya çalışırken, Balıkesirspor kalecisi Atilla Özmen’in çıkardığı topları yazmaktan ben, yoruldum. Kaptan, çıkarmaktan yorulmadı.
Bu tabloda kimse, kalkıp da “Teknik heyet doğru oyuncu değişiklikleriyle maçı çevirdi” demesin. Adama hem gülerler, hem de “Yanlış kadroyla başlayıp, değişikliklerle düzeltmeye çalışmak akıllı insan işi mi” diye de sorarlar.
Sahaya, Sedat Dursun ve Hasan Özkan gibi pimi çekilmiş el bombalarını salarsan, elinde de patlar, başka bir yerinde de…
On numara diye alıp, Cumali Bişi’nin yanına monte ettiğimiz Antonio Mrsic’i kanatta oynatmaya çalışmak, hangi akıllının işi?
Sezonun ilk yarısında santrforun olmadığı gibi o mevkide oynayacak oyuncun, çeşitli sebeplerle olmaz. O zaman oynatırsın, anlarım da ara transferde takıma katılan oyuncularla bolluk yaşanan kanata Antonio Mrsic’i çekersen, oyuncuya da kendine de yazık edersin.
Ara transfer döneminde orta sahaya yapılan takviye sayısının çokluğu her platformda eleştiri konusu olurken, bizi Hasan Özkan’a katlanmaya mahkum edersen de kendi ayağına sıkarsın.
Süper Lig’de top oynamadık, Teknik Direktör Lisansı’nı çerçeveletip duvara asmadık ama “Ümraniye’de gününde bir Atilla Özmen olmasaydı Balıkesirspor, ilk yarıda beşlik olurdu” diyecek kadar bilgimiz var.
Bu nedenle, Ümraniye’de alınan altın değerindeki üç puana piyango muamelesi yapıp, önümüzdeki maçlara bakalım.
Balıkesir derbisinden önce iyi bir fırsat olan Milli maç arasının iyi değerlendirilmesi lazım…
Adı ‘Derbi’ diye de Bandırmaspor maçını gözünüzde büyütmeyin. Diğer 32 maçta bir farkı yok. Yenerseniz üç, berabere kalırsanız bir puan alacaksınız. Yarım asırlık rekabetin olumsuz taraflarıyla yatıp, kalkmanın kimseye faydası olmaz.
“Diğer takımların hepsine yenilelim ama Bandırma’yı yenelim” kafası, Balıkesirspor’u ligde tutmaz…
İlk maçta Protokol Tribünü’nde yaşanan gerginliği hafızalarda tazelemek ya da rövanş hazırlığı yapmak yerine doğru oyun planına kafa yoralım.
Bu arada da oyunculara biraz para verelim…