
4-5 haftadır hayat pahalılığını, akaryakıttan ayçiçek yağına kadar gelen zamları yazıyorum.
Böyle giderse de daha çok yazacağız gibi duruyor.
31 Aralık gecesi elektrik ve doğalgaza gelen yüzde 25 ile yüzde 150 arasındaki zamlar kelimenin tam anlamıyla benzine ateş dökmek gibiydi.
Asgari ücretle geçinenler, emekliler, çalışanlar daha yeni maaş zamlarını almadan yapılan bu astronomik zamlar herkeste şok etkisi yarattı.
Doğalgaz ve elektriğe gelen zamların ardından başta akaryakıt olmak üzere temel tüketim maddelerine yağmur gibi zam yağıyor.
Ekmek fiyatları 2 liradan 2.5 liraya çıkarken, dar gelirlilerin pratik yemeği makarna da zamlardan nasibini aldı.
Kısa bir süre önce marketlerde 1.5-2 liraya satılan makarnanın fiyatı 8 liraya yükseldi.
Çarşıda, pazarda, bankamatik kuyruğunda, çay ocağında, kahvehanelerde konuşulan tek konu yağmur gibi yağan zamlar.
Vatandaşlar zamlar karşısında adeta burnundan soluyor.
Zamlı doğalgaz ve elektrik faturaları ise işin cabası oldu.
Bu zam yağmuru ne zaman sona erer, hayat ne zaman normale döner kestirmek çok zor.
Allah sonumuzu hayreylesin.

