BIST 100
10.979,73 0,70%
DOLAR
42,4426 0,17%
EURO
48,9890 0,10%
GRAM ALTIN
5.528,89 -0,46%
FAİZ
39,58 0,00%
GÜMÜŞ GRAM
67,83 -1,45%
BITCOIN
85.992,00 -1,39%
GBP/TRY
55,5765 0,21%
EUR/USD
1,1536 0,07%
BRENT
62,63 -1,18%
ÇEYREK ALTIN
9.039,74 -0,46%
Balıkesir Sisli
Balıkesir hava durumu
7 °

TASAVVUF İLE ŞİFA

Günümüz modern hayatın argümanlarıyla başa çıkamayan insanoğlu, çözümleyemediği soru-sorunların devasını ilaçlar, bağımlılıklar ve psikologlarda aramaktadır. Ne kadar çözüm odaklı ya da o anki sıkıntılarımızı gideriyor gibi görünse de böyle olmadığını kendimiz ve etrafımıza bakarak görebiliriz.

Bu kadar sorunlu insanlar olmamızın çeşitli sebepleri olsa da esas sebep bize devamlı tüketmeyi ve de elindekiyle mutlu olmamayı enjekte eden sistemlerdir. Haliyle bundan ister istemez etkilenen insanoğlu da yaşamını ve elindekileri sorgulamaya başladı.

Hepimiz duymuşuzdur ya da bizzat yaşamışsınızdır ki eskiden insanlar daha mutlu ve huzurluydu. Üstelik de zor şartlar ve kısıtlı imkanlar vardı ama manevi olarak insanları tatmin eden: sevgi, tevekkül, teslimiyet, saygı, paylaşmak, şükretmek gibi manevi duygular diriydi.

Şimdi ise mutsuz, doymayan, en ufak sıkıntıda bunalıma giren, paylaşmayı af buyurun enayilik olarak gören, iyi niyeti aptallık, sabretmeyi ve şükretmeyi acizlik olarak gören nesiller türedi. Elbette bunlar topraktan biter gibi kendiliğinden çıkmadı ortaya. Hepimiz sorumlu ve suçluyuz. Ama ortada bir sorun var diye kaçacak değiliz, savaşmak zorundayız. Eski huzurlu, dayanışma ve birlik günlerine geri dönmek zorundayız. Tam da bu yüzden günümüzde tasavvuf belki de hiçbir dönemde olmadığı kadar önemli.

ŞİFA…

Peki, tasavvuf nasıl şifa oluyor? Şöyle ki; insanın bugün yaşadığı sorunların temelinde değersiz hissetmek ve güvende hissetmemek yatmaktadır. Modern sistemler insanı tedavi ederken kalp, ruh, nefis gibi unsurları dikkate almazlar. Tamamen beyin odaklı değişim amaçlı sistemde bir yere kadar insana şifa sunuyor. Çünkü insan kalbi ve nefsi olan bir varlık.

Bu unsurları hesaba katmadan yapılan tedaviler kişinin egosunu daha da büyütmekten başka bir işe yaramıyor. Bize ne kadar mükemmel olduğumuzu söyleyen kişisel gelişim kitaplarının çoğu bu mükemmeliyetin sebebini sunmuyor. Muhteşem bir makine olan beyin ise sistemine eksik bilgi girildiği için, o alanı kendisi doldurmak istiyor. Neden mükemmelim bilgisini akla yüklemez isek, nefs canının çektiği bir sebebi hemen sisteme yükleyiveriyor.

İşte tasavvuf bu noktada devreye giriyor ve diyor ki: evet sen Allah’ın nurundan yaratılmış değerli bir varlıksın. Hatta o kadar değerli bir varlıksın ki Allah seni yeryüzünde halife ilan etmiş ve melekleri secde ettirmiş. Amma bunu kibirle, bencillikle, yalanla, riyayla, kendini üstün görmekle vb gerçekleştiremezsin. Yaratılışını bozma, ama madem bozdun gel seni fabrika ayarlarına geri döndürelim, esas mutluluk ve huzur orada demekte ve şifayı kendi içimizde bulmaya yöneltmektedir.

Diğer bunalım ya da mutsuzluk sebebi olan güvende hissetmemeye gelince bilinç altında onlarca sebebi olabilir. Tasavvuf bize bu sebepleri de buldurup, onlarla ve kendimizle barışmanın yolunu gösterir. Hasılı kelam her yaşadığımız sıkıntının sebebi yaratılışımızı bozmak ve Allah’ın verdiğini beğenmemekten kaynaklanmaktadır. Teslim olamamış ve Rabbinden razı olamayan insan devamlı sıkıntılara maruz  kalmaya mahkumdur.

Çünkü teslim olamamış insan devamlı olumsuzluklara odaklanmaktadır. Hz. Mevlana der ki: “Düşünce suret dokumasının ipliğidir.” Yani devamlı kötü şeyler düşünerek ve olumsuzluğa odaklanarak bunları kendimize çekiyoruz. Halk arasında bir şeyi kırk defa söylersen olur deyişi de aslında neyi devamlı çağırırsanız o sizi bulurun açıklaması değil mi?  O zaman, haydi sen de gel kendine de yüklerinden kurtuluver. Yük sandıklarımızın nimet olduğunu idrak ettiğimiz ve olumlu düşüncelerle kalbimizi doldurduğumuz günler olsun.

Selam ve dua ile...

 

YORUM YAP

Yorum yapabilmek için kuralları kabul etmelisiniz.

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?