Yayınlanma Tarihi : Güncelleme Tarihi :

SKOLYOZ – II

SKOLYOZ – II

Erken tanı ile başlanan tedavide, özellikle ergenlik döneminde eğriliğin ilerleyişini önlemek, mümkünse omurgayı optimal açıda geriye çevirmek ve duruş bozukluğunu düzeltmek amaçlanır. Açıları belirlenmiş, ileri evre skolyoz tedavilerinde ise öncelikle omurgada ortaya çıkan ağrı şikayetini hafifletmek, eşlik eden fiziksel sorunları gidermek ve solunum fonksiyonunda ortaya çıkan bozulmaları düzeltmek amaçlanır.

Tedavi planlanırken kişinin yaşı, cinsiyeti, eşlik eden hastalıkların varlığı, omurga eğriliğinin açısı – derecesi, eğriliğin yönü, tipi ve skolyoz tablosunun ilerleme riski gibi pek çok faktör göz önünde bulundurulmalıdır. Cerrahi tedavi dışında, açıya uygun ve kişiye özel korse kullanımı ve skolyoza yönelik spesifik egzersiz uygulamaları tercih edilen tedavi yöntemleri arasındadır. Protez – ortez bölümüyle iş birliği içinde doğru korse planlanmalıdır.

Skolyoza yönelik geliştirilmiş olan egzersizler skolyoz kliniklerinde uzmanlar eşliğinde yapılıp, öğrenilmelidir. Verilecek ters bir hareket açıyı artırabilir.  Omurgayı güçlendirmek ve eğriliğin ilerleyişini durdurmak amacıyla uygulanan fizik tedavi ve rehabilitasyon çok önemlidir. Korseleme öncesi ve sonrası, cerrahi öncesi ve sonrası fizik tedavi seansları alınmalıdır. En sık tercih edilen teknik Schroth Metodu olarak adlandırılan ve vücudun asimetrik yük dağılımını ortadan kaldırarak duruşu düzelten üç boyutlu egzersiz tekniğidir. Her bireye özgü, omurganın eğrilikten etkilenimi doğrultusunda planlanan ve çeşitli solunum teknikleriyle desteklenen bu gelişmiş egzersiz uygulamaları sayesinde özellikle etkilenen bölgedeki kasların esnekliği artırılırken kas gücü, denge düzeyi, hareket kabiliyeti ve vücudun genel koordinasyonu desteklenir.

Düzenli egzersiz uygulamaları ile desteklenen korse kullanımı, skolyoz tedavisinde cerrahi girişim gerekliliğini büyük oranda azaltır. Ameliyat sonrası ağrıyı kontrol altına almaya ve omurga fonksiyonunu desteklemeye yardımcı olur. Ameliyat sonrası ise kişinin günlük yaşam aktivitelerine dönmesi 3-4 haftayı bulurken operasyondan sonraki 3-6 ay içerisinde her türlü fiziksel aktiviteyi gerçekleştirmek mümkün hale gelir. Cerrahiye bağlı olabilecek  komplikasyonları da en aza indirmek için yukarıda bahsettiğim planlamanın yapılması gerekir. Skolyoz tedavisi ekibinde beyin ve sinir cerrahisi birimleri, çocuk nöroloji ve çocuk ortopedi bölümleri, skolyoz fizyoterapistleri, protez-ortez uzmanları, psikolog ve diyetisyenler olmazsa olmazlardandır. Özellikle cerrahi gerektiren durumlarda kapsamlı hastanelere başvurmak gerekir.

Tedavisi son derece ciddi ve kapsamlı olan bu hastalıkta, ileri teknoloji oldukça başarılı sonuçlara imza atmamızı sağlamaktadır.

Kaynak : Haberci Gazetesi

YORUM YAP