BIST 100
10.922,86 -0,52%
DOLAR
42,4380 0,16%
EURO
48,9013 -0,08%
GRAM ALTIN
5.552,10 -0,04%
FAİZ
39,67 0,23%
GÜMÜŞ GRAM
68,18 -0,95%
BITCOIN
84.389,00 -0,86%
GBP/TRY
55,6323 0,31%
EUR/USD
1,1513 -0,13%
BRENT
62,56 -1,29%
ÇEYREK ALTIN
9.077,69 -0,04%
Balıkesir Parçalı Bulutlu
Balıkesir hava durumu
8 °

HAYVANCILIK SEKTÖRÜ NEREYE GİDİYOR

Özgür Fındıklı

Herkes soruyor...Ne olacak bu hayvancılığın hali diye. Çocukluğumuzda pazarlarda el arabası veya kamyonet üstü kafeslerde canlı tavuk satılırdı. Gider alırdık keser yerdik. Markette veya başka yerde ambalajlı, işlenmiş beyaz et bulmak imkansızdı. Tadı vardı tuzu vardı...

Lafı fazlada uzatmanın anlamı da yok artık. Sonra ne oldu ‘Kuş Gribi’ diye bir hastalık çıkıverdi hem de ilimiz Manyas ilçesinde. Dediler ki çok tehlikeli insana da bulaşabilir.  Hep beraber beyaz et tüketimini durdurduk uzunca bir süreliğine. Akabinde hastalıkla mücadele kapsamında hastalık mihrakının olduğu bölgelerdeki  bütün kümes hayvanlarını  itlaf edeceğiz dediler. Hastalık kapsamında 2 milyona yakın kanatlı hayvan yakılıp gömülmek suretiyle itlaf edildi. Sonrasında da hem hayvan hem de insan sağlığı açısından açıkta, pazarda canlı kanatlı hayvan satışına yasak getirildi. Toplumdaki korku ve endişe sona erip beyaz et tüketimine tekrar başlamasıyla  pazar tamamen entegrasyonların eline geçti. Zamanla köy bakkalında  bile ambalajlı, endüstriyel  paketlenmiş  beyaz et ürünleri satılmaya başlanıldı.

Baştan dedik ooo çok güzel kesme yok, tüylerini yolma yok, hem de çok ucuz, yıllardan bu yana eziyet ediyormuşuz kendimize. Çok hoşumuza gitti. Alıştırıldık, talep etmeye başladık.

Pazar büyüdükçe sektördeki firmaların kendi kapasiteleri pazara cevap vermemeye başladı. Sermaye sahibi dedi ki çok kârlı iş,  yap bir kümes benim adıma,  sana alma garantisi veriyorum dedi. Hesapladık çok cazip geldi hemen başladık kümesleri yaptık.

1 yılda 6-7 sezon yaptık 45 günde civcivi 3 kg yapıp sattık. Hiç düşünmedik 1-2 yıl önce kendimiz üretip satıyorduk. 200-250 taneyi şimdi baktığımız 30000 bin hayvandan kazandığımız yüzdelik paydan kat ve kat fazlasını  kazandığımızı. Dediler yemine karışma ben getireceğim, aşısı da benden ben yapacağım, modernizasyonu da benden alacaksın, az yedir çok kilo aldır primde vereceğim, kömürüne de desteğimiz var dendi. Oh ne ala memleket cebimizden hiç para çıkmadan dönem sonunda şirket ile mahsuplaşıp alına para cebe kalıyordu. Piyasalar dönem dönem dalgalandıkça firmalar yan çizmeye başladı yarı yolda bıraktılar  hepimizi 2 sezon verdiler civcivi 1 sezon vermediler kızdık firma değiştirdik  yeni firmada da değişen bir şey olmadı hep aynı senaryoları yaşadık. Sonradan kümesin eski yenilemen lazım dendi borç dert yaptık modernizasyonunu kümeslerimizin bizden sezon sonu 3 kg tavuğu aldılar kilosu 3,5 TL’den. Akşam hanım tavuk al gel bey yemekte misafir var dedi gittin 50 TL’den aldın 10 TL’ye verdiğin tavuğu hiç düşünmeden.

İşte senaryo yine aynı olacak büyükbaş ve küçükbaş sektöründe. Bilmediğimiz bir zamanda bilmediğimiz bir şey çıkacak ama onun çıkması için önce bir hazırlık yapılmalı ve hazırlıklar son aşamasına geldi. Dediler hayvanların dışkıları havanın kalitesini bozuyor tehlikeli bir durum var ama görmediler kanalizasyonların denize akıtıldığını, sonrasında dünyada ki nüfus artışı bu şekilde devam ederse dünyadaki tarım ürünleri insanlara bile yetmeyecek hayvanı nasıl besleyeceğiz  dediler ve yapay et teknolojisi girdi hayatımıza merakla bekliyoruz tüm insanlık olarak. Yaşanılanlara anlam veremediğin için  soruyorsun sağa sola bundan sonra ne olacak, ben böyle bir şey görmedim diye...

Bu saydıklarıma neden olacak ne  olur bilemem ama önümüze koyulacak olan sen bu işi bırakma damını  yenile maddi destek bizden bizim standartlarımıza getir, hayvanı biz verelim yemine para verme ben ayağına kadar getireceğim, sigortaları da olacak hayvanların , hayvanların sağlık hizmetleri de benden benim personelim halledecek hepsini merak etme  sütünü de etini de ben alacağım sen yorulma denilecek elektrik giderlerini de ay sonu faturayı getirirsen ben ödeyeceğim sen sadece hayvanlara iyi bak denilecek.

Patronluk yaptığın yerde işçi olacaksın ama farkına da varmayacaksın kaybettiklerinin. Sana verecekleri her hizmetin bedelini onlar belirleyecekler. Yem, et, süt hepsi onlar ne derse o fiyattan olacak. Sistem böyle işleyecek kısaca daha uzun anlatırdım  ama yetiştiricimiz  uzun konuşmaları ve yazıları pek sevmez. Yazdıklarıma da pek ihtimal verilmez ama biz olabilecekleri baştan anlatalım da sonradan görmedim, bilmiyorum, duymadım olmasın.

Eski tavuklar gibi ne tadı kaldı ne tuzu büyük ve küçükbaş hayvancılığın  bari su şeker işini çözebilsek de ağzımız biraz olsun tatlansa..

YORUM YAP

Yorum yapabilmek için kuralları kabul etmelisiniz.

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?